Kudüs Bizler İçin Selahaddin’in Rüyası, Kanuni’nin Mirası, Abdülhamid’in Davasıdır

İsrail yine bir Ramazanda sahur vakti Filistinli kardeşlerimize saldırdı. 400 kişi gözaltına alındı.

Kudüs Müslümanlarındır,

Mescidi aksa Müslümanlarındır,

Hakka baş koymuş bir çok dava insanı, mücadelesinin en başına Kudüs’ü koymuştur.

Kudüs  Müslümanların istikbal ve istiklalidir.

Kudüs ve mescidi aksa, İslam dünyasının göz bebeği, haklı davası, meşru sancağı, ve manevi tacıdır.

Mescidi aksa Filistin davası değil, tüm ümmetin davasıdır.

Ümmet bir ve beraber kıyama dursa,

Ramazanlarda ağlamayacak mescidi aksa.

Mescidi aksa özgürlüğüne kavuştuğu gün, tüm ümmet özgürlüğüne kavuşmuş olacak.

Bu kadim dava için can veren, bedel ödeyen birileri var. Filistin’in küçücük masum çocukları bile mücadeledeler, ellerinde sapan taşlarıyla küçücük bedenleri iman dolu yürekleriyle mukaddes davamızı savunmaktalar.

Bunlardan biri de Filistinli Enes! 10 yaşında Şehit olduğunda cebinde çıkan şu mısralar ne kadar manidar.

Enesin parmakları tankın altında,

Hayatını, ideallerini, geleceğini geride bırakarak ruhunu meleklere teslim etmiş.

Gömleğin cebinden çıkan not ise şöyle:

Şehitler ölmez bilirsin Anacığım.

Ben bir defa öldüm, sen benim acımla her gün öleceksin.

Ölme Anne! bu davayı savunacak yeni yiğitler doğur.

Bu bayrak yerde kalmayacak,

Kanım yastığım olacak,

Sen üzerime yorgan yap gözyaşını,

Okulu bitirmedim diye üzülme. Rabbim bana takdir name verecek inşallah.

Sil Anne sil akan göz yaşını,

Dik tut sen mübarek başını,

Bayrağımıza sardır Naaşımı,

Oğlum davası uğruna bedel ödedi de Anne.

Zalim İsrail’in mübarek bir sahur vakti Filistinli kardeşlerimize yapmış olduğu saldırıyı, ümmet olarak şiddetle kınıyoruz.

Allah yar ve yardımcımız olsun.

Selam ve dua ile.