Vefa dünya sınavının en zor olanıdır.
Vefa söze sadık kalmak, kıymet bilmek bağlılıkta kararlı olmaktır.
Vefa Kalu belada kulun Rabbine vermiş olduğu söze sadık kalmasıdır.
Din vatan adına can veren kahramanların gösterdiği tavır da bir vefadır.
Geçtiğimiz günlerde şehitliğe gittik, şehitlerimizin mezar taşlarına uzun uzun baktık, şerefli bir yaşam şerefli bir ölümdü onlarınki…
Bizler rahat yaşayalım diye birilerinin can vermesi en büyük fedakarlık takdire şayan bir vefadır.
Hayatta en çok zorlandığımız, ihmal ettiğimiz, en fazla savrulduğumuz yerdir vefa…
Eşlerin birbirine karşı, evlatların anne babaya karşı, akraba ve dostların birbirine karşı gösterdiği vefa ne yazık ki eksik…
Bir çoğumuz vefa sınavında kalıyoruz.
Tarihe baktığımızda da vefasızlığa kurban gitmiş birçok önemli şahsiyetler görüyoruz. Abdülhamid han, Adnan menderes gibi isimlere ne büyük vefasızlıklar yapıldığına insanlık şahit oldu.
Geldiğimiz şu misafir hanede, vefayı korumalıyız. Vefa ağır bir yüktür, herkes taşıyamaz. Vefamız kadar kadrimiz olur.
Yalnızlaşmanın yabancılaşmanın uzaklaşmanın temelinde vefasızlıklar yatıyor.
Vefa Müslümanca duruştur. Ancak herkeste bu yükü taşıyacak yürek yok. Bu asil duruş özü temiz, hamuru ekşimemiş, fıtratı sağlam olanların harcıdır.
Hz Mevlana der ki:
Kula vefası olmayanın Hakka vefası olmaz.
Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır. Vefa ötelerin sonsuz mükafatı karşısında cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.
Ne mutlu hayattayken vefanın ne olduğunu bilenlere…
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Selam ve dua ile.