Nöbetçi Eczaneler
Sevgili okuyucular, bu hafta geneli ilgilendiren 3 farklı konulardaki 3 okuyucumuzun sorularını cevaplayacağız.Amacımız daha çok kişinin sorunlarına çözüm olabilmektir.
İŞ YERİ SGK İŞLEMLERİ YETKİLİSİNİN İŞ YERİ PRİM BORCU İLE İLGİSİ NEDİ
İlk sorumuz şu şekilde;”Çalıştığım firmanın dört ayrı işyerinde noterden alınan vekaletnameyle e-Bildirge yetkilisi oldum. Firmanın SGK’ya olan borçlarından sorumlu tutulur muyum? Sinan A.”
Sosyal güvenlik mevzuatına göre işveren vekilleri 5510 sayılı Kanunda belirtilen yükümlülüklerden dolayı işverenle birlikte müşterek ve müteselsil sorumlu tutulmuşlardır.
Ancak sosyal güvenlik mevzuatına göre işveren vekili sayılabilmek için; İşin veya görülen hizmetin bütününü yönetmek İşveren ad ve hesabına hareket etmek şartının her ikisinin birlikte sağlanmış olması gerekiyor. Bu çerçevede Sosyal Güvenlik Kurumunca gerekli görevlendirmenin yapılması halinde bir fabrikanın genel müdürü işveren vekili sayılırken aynı fabrikanın pazarlama, insan kaynakları, üretim bölümlerinin birim müdürleri işveren vekili sayılmamaktadır.
Diğer taraftan işverenin herhangi bir işi kendi adına yerine getirmesi için vekâletnameyle yetkilendirdiği her kişi işveren vekili olarak kabul edilmemektedir. İşveren vekiline işveren tarafından verilen temsil yetkisi işin, işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev almayı kapsamalıdır. Yönetimde bir görev verilmeyip, sırf SGK nezdinde bazı iş ve işlemler yapmak için çıkartılan vekaletnameler bu kişilerin işveren vekili sayılması için yeterli değildir.
Haliyle, işverenin bir işçisine, muhasebecisine ya da herhangi bir kişiye sadece bankadan para çekme, e-Bildirge kullanıcı kodu ve şifresi alma veya kullanma ya da noterde işlem yapma vb. hususlarda verilen vekâletnameler tek başına o kişiyi “işveren vekili” yapmayacağından, işveren vekili sayılmayan bu kişilerin işyerinin SGK’ya olan borçlarından dolayı sorumlu tutulmaları da mümkün değildir.
EMEKLİ ÇALIŞANDAN DOLAYI 06486 KANUN NUMARALI PRİM İNDİRİMİNDEN YARARLANILABİLİR Mİ?
İkinci sorumuz ülkemizle sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerde çalıştırılan işçilerden dolayı prim teşvikinde yararlanmakla ilgili
Soru şöyle ”Iraktaki şantiyede çalıştırdığımız emeklileri 21 nolu belge türünden bildiriyoruz. Emekli çalışanlarımızdan dolayı 06486 kanun numaralı teşvikten yararlanabilir miyiz? Zeynep T”
5510 sayılı Kanunun 5/g bendi çerçevesinde Ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri hakkında, kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanmaktadır.
Konuyla ilgili olarak 2018/38 sayılı Genelgede “Kurumumuzdan yaşlılık aylığı veya malullük aylığı almakta iken Kanunun 5 inci maddesinin (g) bendi kapsamında çalışmaya başlayanlara aylıkları kesilmeksizin kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanacaktır.” şeklinde açıklama yapılmıştır.
Dolayısıyla malullük veya yaşlılık aylığı almakta iken sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelere 5510/5-g bendi kapsamında götürülen Türk işçileri hakkında sosyal güvenlik destek primi (SGDP) hükümleri uygulanmamaktadır.
Malullük veya yaşlılık aylığı almakta olanların 5510/5-g kapsamında aylıkları kesilmeksizin çalışabilmeleri için;
İşe giriş bildirgesindeki sigorta kolunun “2- 5(g) sigortalı” Muhtasar ve prim hizmet beyannamesinde belge türünün “21 nolu” belge türü seçilmiş olması gerekiyor. Bu sigortalılardan dolayı 06486 kanun numaralı 5 puanlık prim indiriminden yararlanılıp yararlanılamayacağı noktasında 5510/81-i bendinde bentte her ne kadar “… sosyal güvenlik destek primine tabi tutulmak suretiyle çalışanlar hakkında bu bent hükümleri uygulanmaz” hükmü yer alsa da 21 nolu belge türü ile bildirilen emekli çalışanlar hakkında sosyal güvenlik destek primi hükümleri uygulanmayıp kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanmaktadır. Bu bakımdan malullük veya yaşlılık aylığı almakta iken 5/g kapsamında ikili sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerde istihdam edilen ve 21 nolu belge türünden bildirilen tüm sigortalılardan dolayı 06486 kanun numaralı 5 puanlık indiriminden yararlanılması mümkündür.
Bu haftaki son sorumuz da boşanan eşleri eşleriyle birlikte yaşadıkları nedeniyle yetim aylığı kesilen kız yetimlerin tekrar yetim aylığı alabilmesi ile ilgili
BOŞANDIĞI EŞİYLE BİRLİKTE YAŞADIĞI TESPİT EDİLEN KIZ ÇOCUKLARINA YENİDEN YETİM AYLIĞI BAĞLANMA ŞARTLARI
Son sorumuz da şöyle ”Boşandığım eşimle birlikte yaşadığım gerekçesiyle babamdan bağlanan yetim aylığı kesilmişti. Eski eşim başka bir şehirde çalışmaya başladı ikametini de o şehirde taşıdı. Tekrar aylık için başvurabilir miyim? ”
5510 sayılı Kanunun 56/2. fıkrası uyarınca boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve kız çocuklarının bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilmektedir.
Kesilen aylıkların yeniden bağlanması noktasında 2018/38 sayılı SGK genelgesine göre aylığı kesilen hak sahibi eş veya kız çocuğunun;
Üçüncü bir kişiyle evlenip boşanması Boşandığı eşinin başka biri ile evlenmesi Boşandığı eşinin vefat etmesi durumlarında, hak sahibi eş veya kız çocuğunun talep etmesi halinde herhangi bir denetime tabi tutulmaksızın kesilen aylığı yeniden bağlanmaktadır.
Boşandığı hak sahibi olarak bağlanan aylığı kesilmiş olan eş ve kız çocuklarının yukarıda belirtilen durumlar haricinde aylıklarının tekrar bağlanabilmesi için boşandığı eşiyle birlikte yaşamadıklarına dair yeniden somut bilgi ve belge sunmaları gerekmektedir. Bu durumda konu SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurlarına intikal ettirilerek yapılacak incelemeye göre işlem tesis edilecektir.
Bu bakımdan okurumuza tavsiyemiz, boşandığı eşinin başka bir ilde çalışmaya başlayıp o ilde ikamet etmeye başladığı ve birlikte yaşamadıklarını gerekçe göstererek hak sahibi olarak aylığının yeniden bağlanmasını talep etmesi noktasında olacaktır.
Gelecek hafta yeni konularda buluşmak üzere hoşça kalın efendim. Aksaray’daki emeklilik ofisimizde yurtdışında çalışan vatandaşlarımızın da emeklilik konularında yardımcı olmaktayız İrtibat
telefon 0 532 541 02 70
