Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Fatma Bilgiç

DERDİMİZ HAKTIR BİZİM

Bu dünyada insan olmak büyük şeref, çünkü Mevla insana eşrefi mahluk demiş şerefli varlık.
İnsanın bu kıymetli seviyede durması hayatta ne yaptığına bağlıdır.
Ye, iç, yat, kalk, gez toz af edersiniz ama bunu ahırdaki inek de yapar. İnsanı hayvandan ayıran temel özellikler vardır.
İnsansın ama hangi sınıftasın hangi saftasın?
İnsansın ama kabil misin Habil mi?
Firavun musun yoksa Musa mı?
Nemrut musun yoksa İbrahim mi?
Ebu cehil misin yoksa Ebu Bekir mi?
Yezit misin yoksa Hüseyin mi?
Hangi safta yer aldığımız çok önemli.
Cenabı hak bizi denemek için göndermedi mi bu aleme? Allah mülk suresi 2. Ayeti kerimede o hanginizin daha güzel iş yapacağını sınamak denemek için hayatı ve ölümü yaratandır. O mutlak güç sahibidir çok bağışlayandır buyuruyor.
Cenabı hak biz kullarına bakıyor ne yapıyoruz? Kulluğumuz hangi seviyede? Kime dostuz, kime muhalefetiz, kalbimizde kimlerin muhabbeti var?
Bize diyorlar ki tek şahıs olarak bu kadar heyecanla azimle çaba sarf etsen bile ne değişecek dünyadaki adaletsizliklere dur diyebilecek misin?
Cevaben diyorum ki biz ölene kadar asla geri adım atmadan mücadele edeceğiz. Bu eğitim yoluyla olur, kalem gücüyle olur, vaaz irşad aracılığı olur, duruş ile hal ile olur her yönüyle ben de hak davasının bir neferiyim zaferden değil seferden sorumluyum diyeceğiz.  Hz İbrahimin ateşine su taşıyan karınca misali bu can bu bedende var olduğu sürece hakka düşman olanlarla mücadele edeceğiz.
Hak davası için küffarın karşısında dik duran ümmet bilincine sahip kim olursa olsun destek vereceğiz.
Kimse kusura bakmasın! dünya devletleri, İslam coğrafyaları, devlet ve millet hepimizin meselesi.
Bir gün sosyete mini etekli makam sahibi bir bayan bana dedi ki: siz kürsüde vaaz verin, abdesti namazı anlatın, gidin okulda çocuklara kuran öğretin bence devlet siyaset meselelerine karışmayın dedi.
Dedim ki Müslümanlar sadece hoca olup camide vaaz vermiyorlar. Bizim sevgili peygamberimiz sadece gece tehhecüt kılıp tesbih çekip mescide namaz kıldırıp vaaz vermekle kalmadı. Aynı zamanda suffe  mektebinde öğretmendi, her türlü müşkili çözen doğru ile yanlış arasında karar veren hakimdi,  orduda komutandı, ve aynı zamanda  devlet idarecisiydi.
Biz onun ümmeti olarak köşemize çekilip sadece tesbih çekip namaz kılarak kendi nefsimizin derdine düşmeyeceğiz. Biz Osmanlı torunlarıyız, bir ara sustuk camilerimizi ahır yaptılar, bir ara sustuk, medreselerde gizli saklı mum ışığında ağlayarak kuran okuduk. Bir daha da susarsak Allah muhafaza bir gün bu milletin boynuna haç takarlar.
Devlet işine karışmayın sadece camide sohbet yapın diyen bacı rengi değişti sustu. Söyleyecek söz bulamadı sanırım.
Bizim derdimiz hak ve hakikat, Bizim derdimiz ümmet. İbrahim’in ateşine su taşıyan karınca misali çalışacağız, bu su bu ateşi söndürmese bile biz bu yolda ölürüz ya. Yeter ki safımız ve istikametimiz doğru olsun.
Cenabı hak Emrolunduğun gibi dosdoğru ol buyuruyor.
Son sözü Üstadımız Abdurrahim Karakoç söylesin.
Sevdasızdan, kavgasızdan öfkesizden geri dur,
Topuksuzdan, tabansızdan, ökçesizden geri dur,
Bir üfürük hissedince, sahte pozisyon alan,
Ot misali sonrasızdan, öncesizden geri dur.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Selam ve dua ile.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER