Köşe Yazıları

KORONA BURADA DA NEZAKET NEREDE

.. Değerli Dostlarım ! Bu Cuma, Sorularla İslamiyet Köşemizde  İSLAMDA DUA konusunu işleyeceğiz. SORU: Duanın önemi nedir ?Duanın kabul edilmesininşartları nelerdir ? Fiili dua nedir ? Amin sözü ne anlama gelir..

KORONA BURADA DA NEZAKET NEREDE

..

Değerli Dostlarım !

Bu Cuma, Sorularla İslamiyet Köşemizde  İSLAMDA DUA konusunu işleyeceğiz.

SORU: Duanın önemi nedir ?Duanın kabul edilmesininşartları nelerdir ? Fiili dua nedir ? Amin sözü ne anlama gelir CEVAP: Dua Arapça bir kelime olup çağırmak, birisine mesajvermek, onunla irtibat kurmak manalarına gelir. Özel kullanımı esas alındığındaise, kulun Allah’a yalvarması, halini arz etmesi, içinidökmesi, ihtiyaçlarını dile getirmesi demektir. Öncelikledua, imanın en önemli göstergelerinden birisidirDua, Allahile kul arasında kuvvetli bir bağdır. Başka bir ifade ile, kulundüşüncesinin Rabbine arz edilmesi şeklidir.  Kulerişemeyeceği ve iktidarıyla elde edemeyeceği her şeyini, mutlak iktidar sahibiolan Kadir-i Mutlak ‘tan ister; işte bu isteğin adına dua denir. Dua kulluğun simgesi ve başlı başına bir ibadetolduğuna göre sadece insana has bir olgu değildir. Bu yönüyle kainattaki bütünmahlukat onunla ilgilidir. Toprağın bağrına atılan bir tohum, çatlamak, başınıtopraktan çıkarmak ve güneşe doğru filizlenmek için dua eder. Ama biz onundilini anlamayız. Yumurtaları üzerinde yatan kuş, yavruları için dua eder. Amakendi lisanında. Ağaçlar, mevsimi geldiğinde meyve vermek için dua ederler. Amainsan bunun farkında değildir. Dua aynı zamanda zikir ve ibadettir. Böylece duada biri zikir ve saygı,diğeri de dilek olmak üzere iki unsur hep yan yana bulunur. Bu sebeple Hz.Peygamber (s.a.s.), “Dua, ibadetin özüdür.” (Tirmizî, Deavât, 2) buyurmuştur.Aynı sebeple en önemli ibadet olan namaz, dua (salât) kelimesiyle ifadeedilmiştir (En’âm, 6/52; Kehf, 18/28). Diğer bir ayette de, “De ki; duanız(kulluğunuz) olmasa Rabbim size ne diye değer versin.” (Furkân, 25/77)buyurulmak suretiyle insanın ancak Allah’a olan bu yönelişiyle değerkazanabileceği belirtilmiştir. Duanın sadece Allah’a yöneltilmesi; Allah’tanbaşkasına, putlara veya kendilerine üstün nitelikler izafe edilen başkayaratıklara dua ve ibadet edilmemesi Kur’an’da ısrarla vurgulanmıştır (Şuarâ,26/213; Kasas, 28/88).

DualarınKabul edilmesinin şartları: Duanın kabul edilmesi için şu hususlara riayetedilmesi istenmiştir:
a) Duadan önce tövbe ve istiğfar edilmelidir.Günah işleyen, haramlardan uzak durmayan bir kulun duası kabul edilmeye layıkdeğildir. Hz. Peygamberin (s.a.s.) şu hadisi çok dikkat çekicidir: “Allahyolunda seferler yapmış, üstü başı tozlanmış bir adam ellerini semayakaldırarak, ‘Ya Rabbi, Ya Rabbi’ diye yalvarıyor. Oysa yediği haram, içtiğiharam, giydiği haram, gıdası haramdır. Böyle birisinin duası nasıl kabul olur?”(Müslim, Zekât, 65; Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’an, 3) b) Duaya Allah’a hamt,Peygambere salât-ü selam ile başlanmalı; yine salât-ü selam ve Allah’a hamt ilebitirilmelidir. Fudâle b. Ubeyd’den (r.a.) rivayete göre o, şöyle demiştir:

“Peygamberimiz(s.a.s.), mescitte oturmakta iken bir adam geldi, namaz kıldı, sonra şöyle duaetti: Allah’ım beni bağışla, bana acı. Bunun üzerine Peygamberimiz  (s.a.s.), ‘Ey namaz kılan, acele ettin, namazkılıp oturduğun vakit Allah’a layık olduğu şekilde hamt et, sonra bana salât veselam et, sonra da yapacağın duayı yap.’ Bundan sonra başka biri namaz kıldı.Namazdan sonra Allah’a hamt etti ve Peygambere salât ve selam getirdi. Başkabir şey yapmadı. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.s.), o kimseye: ‘Ey namazkılan kimse! Dua et, duan kabul edilsin.’ dedi.” (Tirmizî, Deavât, 66; Nesâî,Sehv, 48) c) Dua içten, tevazu ile ve yalvararak yapılmalıdır. Bir ayette şöylebuyrulmaktadır: “Rabbinize yalvara yalvara ve için , için dua edin. Çünkü o,haddi aşanları sevmez.” (A’râf, 7/55) d) Israrla dua edilmelidir. Bir mümin,ettiği duanın kabul edilmesi hususunda aceleci olmamalıdır. Hz. Peygamber(s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: “Sizden herhangi biriniz ‘dua ettim de kabulolunmadı’ diyerek acele etmediği sürece duası kabul olunur.” (Tirmizî, Deavât,12) e) Umut ve korku içinde dua edilmelidir. Kur’an’da şöyle buyurulmaktadır:“Onlar gerçekten hayır işlerinde yarışırlar, (rahmetimizi) umarak ve(azabımızdan) korkarak bize dua ederlerdi. Onlar bize derin saygı duyankimselerdi.” (Enbiyâ, 21/90) f) Dua ederken zaman seçimine de dikkatedilmelidir. Dua her zaman yapılabilirse de bazı vakitlerde yapılması, duanındaha çabuk kabul edilmesini sağlar.

Buvakitlerden biri de seher vaktidir. Allah Teala, geceleri dua, ibadet veistiğfar ile meşgul olanları Kur’an-ı Kerim’de övmekte ve şöyle buyurmaktadır:“Onlar, geceleri az uyurlardı. Seher vakitlerinde bağışlanma dilerlerdi.”(Zâriyât, 51/17-18) Hz. Peygambere (s.a.s.), “Ey Allah’ın Resulü, hangi duadaha makbuldür? diye sorulunca, ‘Gece yarısı ve farz namazlardan sonra yapılanduadır.’ cevabını vermiştir.” (Tirmizî, Deavât, 80) Dualardan sonra söylenenAmin sözü ne anlama gelir: Âmin, “kabul buyur” demektir. Dualardan sonra “âmin”deme uygulaması sünnetle sabit olmuştur. Hz. Peygamber (s.a.s.), “İmam ‘âmin’dediği vakit siz de ‘âmin’ deyiniz. Zira kimin ‘âmin’ demesi meleklerin ‘âmin’demesine denk gelirse, o kişinin geçmiş günahları affolunur.” (Buhari, Ezan,111-112; Müslim, Salât, 62, 87) buyurmuştur. Namazda Fatiha süresi okunduktansonra âmin demek de sünnettir (İbn Mâce, İkâme, 14) Fiili Dua : Allah, kâinattameydana gelecek tüm olayları belli sebeplere bağlamıştır. Hem dünyada hem deiçinde yaşanılan evrendeki her şey Allah’ın koyduğu sebep-sonuç ilişkilerinegöre şekillenir. Arzu ettiği bir şeyin olmasını isteyen kişi, onun sebeplerinide yerine getirmek zorundadır.

Örneğinçocuk sahibi olmak isteyen kişinin evlenmesi, sınavda başarılı olmak isteyenöğrencinin derslerine çalışması fiilî dua sayılır. Kişi, Allah’tan istediğişeyin gerçekleşmesi için Allah’ın kendisine öğrettiği sebepleri ve kanunlarıelinden geldiği kadar yerine getirip tamamlar, sonucunu da Allah’tan bekler.“İnsan için ancak çalışmasının karşılığı vardır.” (Necm, 53/39) mealindekiayette insanların çalışmaları ile alacakları sonuç arasındaki ilişkiye dikkatçekilmiş ve bu çalışmanın fiilî bir dua manasına geldiğine işaret edilmiştir. SonSöz: Dua, kul ile Allah arasındaki diyalog ve iletişiminzirveye taşındığı bir durumdur. İnanç sahibi dua ettikçe Allah’a yaklaşır,inancı artar, kulluk bilinci kuvvetlenir. Bu bağlamda duaya köprü vazifesiyükleyerek diğer ibadetlerimize, günlük ve sosyal hayatımıza çeki-düzenveririz. Böylece hem duamızı bilinçli yapmış olur, hem de manen ölmüş olansosyal ve ibadet hayatımızı yeniden diriltmiş oluruz.

SELAM VE DUA İLE

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

banner

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL