Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Öğretmenler iş bıraktı; Şiddete karşı durdu!

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da Irak

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da Irak uyruklu bir öğrenci tarafından vurularak görevi başında hayatını kaybeden okul müdürü İbrahim Oktugan’ın vefatının ardından öğretmenler, iş bırakma kararı almışlardı. Aksaray’da da iş bırakma eylemine katılan öğretmenler Aksaray İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün önünde toplanarak seslerini duyurdular.

İstanbul Eyüpsultan’da bir özel okulun müdürü olan ve Iraklı bir öğrenci tarafından, okulun içerisinde vurularak hayatını kaybeden İbrahim Oktugan’ın vefatı tüm ülkeyi yasa boğmuştu. Trajik vefatın ardından tüm Türkiye’de olduğu gibi iş bırakma eylemi yapan öğretmeler Aksaray’da da eyleme katılarak İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplandılar. Kalabalık bir grup halinde ellerinde pankartlarla Milli Eğitim Müdürlüğü binası önünde toplanan öğretmenler haklarını aradılar. Türk Eğitim-Sen Aksaray Şube Başkanı Ali Toprak’ın basın açıklamasında bulunduğu, saygı duruşu, istiklal marşının okunması ve edilen duayla devam eden eylemde öğretmenlerin çocukları da yer alarak anne, baba ve öğretmenlerine destekte bulundular.

“İbrahim Oktugan Canice Öldürüldü”

Türk Eğitim-Sen Aksaray Şube Başkanı Ali Toprak yaptığı basın açıklamasında, “Kamuoyunu ve eğitim camiamızı büyük yasa boğan şiddet olaylarına bir yenisi daha eklendi. İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde okul müdürü olarak görev yapan İbrahim Oktugan, bir öğrenci tarafından menfur bir saldırıyla silahla vurularak canice öldürüldü. Öncelikle kıymetli meslektaşımıza Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz.” diyerek sözlerine başladı.

“Okullarda Güvenliklerin Bulunması Hayati Bir Zorunluluktur”

Sözlerine devam eden Toprak, “Okullarımızda öğretmene şiddet, mobbing, taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilmemesi nedeniyle maalesef had safhaya ulaşmıştır.  Disiplin yönetmeliklerinin yetersizliği, eğitimcilerin itibarını zedeleyen ve sadece adı değişen öğretmeni şikayet hatları, öğretmenlik mesleğinin mülakat, torpilli yönetici görevlendirmeleri, rotasyon, performans, şeffaf olmayan ödül ve ceza gibi uygulamalarla rencide edilmesi, hem ekonomik ve sosyal hem de özlük haklarının gasp edilmesi, eğitimcilerimizi tahkir eden yayın, tutum ve açıklamalar, “eti senin kemiği benim” şeklindeki güven ve teslimiyet anlayışının çok gerilerde kalması tüm bu şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır. Çoğu okulumuzda güvenlik görevlisinin bulunmaması, güvenliğin sadece nöbetçi öğretmenler eliyle sağlanmaya çalışılması, kamera sisteminin olmaması şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır. Oysa her okulumuza güvenlik görevlisi alımı yapılması ve okullarımızın tamamında kamera bulundurulması hayati bir zorunluluktur.” dedi.

“Özel Okullarda Görev Yapan Öğretmeler Kamu Görevlisi Sayılmalıdır”

Özel okullarda görev yapan öğretmenlerle ilgili de konuşan Toprak, “Özel eğitim kurumlarında çalışan eğitim çalışanlarının da, görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılması, cezaların artırılması ve şikayete bağlı kalmaksızın faili hakkında kamu davası açılmasını teklif ettik. Eğitimde Şiddet Yasası çıkarılmasının yanı sıra Meclis Araştırma Komisyonu kurulması, Türk Ceza Kanunu’nda eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin ayrı bir suç tipi olarak düzenlenmesi de Türk Eğitim-Sen’in öncelikli taleplerindendir.” diye konuştu.

“Rehber Öğretmen Sayısı Artırılmalıdır”

Sözlerine devam eden Toprak, “Okullarda rehberlik birimleri daha etkin hale getirilmeli,  rehber öğretmen sayıları artırılmalıdır. Tüm bunların yanı sıra; eğitim çalışmalarına yönelik gerçekleştirilen itibar suikastları son bulmalı, statü kaybı önlenmeli, rehber öğretmen sayısı artırılmalı, siyasiler, sanatçılar, sporcular gibi topluma rol model olan insanların eğitim çalışanları ile birlikte görünürlükleri artırılmalı, yazılı, görsel ve sosyal medya haberlerinde kullanılan dile özen gösterilmeli, eğitimde şiddeti önlemeye yönelik etkin kamu spotları hazırlanmalı, öğrenciler arasında çeteleşme, madde bağımlılığı gibi şiddeti de beraberinde getiren davranışlar için etkili tedbirler geliştirilmelidir.” ifadelerine yer verdi.

“Tüm Eğitimcilerimizin Destekçisiyiz”

Sözlerinin sonuna gelen Toprak, “Rabia Sevilay Durukan, Mehmet Aktaş, Ayhan Kökmen, Ceren Damar Şenel, Necmettin Kuyucu, İbrahim Oktugan… Hayatlarının en verimli döneminde sevdiklerinden, öğrencilerinden koparılan tüm şehit eğitimcilerimizi saygı, rahmet ve özlemle anıyoruz. Şiddete maruz kalan sayısız eğitimcimize de minnetlerimizi iletiyor, her daim destekçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.” diyerek sözlerine son verdi.

Hakan Hidayet Deniz