Nöbetçi Eczaneler
Aksaray Eskil İlçesine bağlı Katrancı köyünde yaşayan Recep Tekkalan abisinden miras kalan mesleği küçük atölyesinde hayata geçiriyor. 3 çocuk babası Recep Tekkalan, Katrancı köyündeki küçük atölyesinde semazen sikke, sikke figürlü anahtarlık gibi çeşitli ürünlerle ticaretini yaparak evini geçindiriyor.
Sikkeleri koyun yününden üreten Recep Tekkalan; ‘‘Sikkeleri koyun yününden üretiyorum. Çok uzun süreli ve meşakkatli bir iş. Her koyunun yünü keçe için uygun olmuyor, bu yüzden Urfa’dan özel olarak getirtiyorum. Bizim buradaki koyunların yününden olmaz mesela çok uğraştırıyor. Hayvanlar yemle beslendiği için bu tüylerine de yansıyor, yünler pişmiyor, pişse de çok zaman alıyor. En kaliteli keçe dağ koyunlarının yününden oluyor. Artık onu da bulmak çok zor’’ dedi.
“Talep Çok, Kazancı Güzel Ama Çalışan Yok”
El emeği olması sebebiyle uzun süren bir iş olduğunu belirten Recep Tekkalan sikkelere yoğun ilgi olduğunu söyledi. Konya ilinin başta olmak üzere Türkiye’nin birçok ilinden sipariş aldığını belirten Recep Tekklan; ‘‘Sikkelere ilgi çok fazla. Konya’da neyzenlerin kullanmış olduğu sikkelerin yüzde doksanı benim eserim. Özellikle esnaftan yoğun ilgi geliyor. Turistlik eşya satan dükkânlar çok istiyor. Tek başıma olduğum için siparişlerin birçoğunu yetiştiremiyorum. Talep çok, kazancı güzel ama çalışan yok. Yüz adet sipariş geliyor mesela on adet gönderebiliyorum’’ şeklinde konuştu.
Sikkeler yabancı ülkelerden ABD, Almanya başta olmak üzere yoğun talep gördüğünü belirten Recep Tekkalan, yabancı dil bilmediğinden ötürü mağduriyet yaşadığını söyledi. Yurt dışına yapılan ihracatı aracılarla yaptığını belirten Recep Tekkelan; ‘‘Ben dil bilmiyorum bu sebeple araya ister istemez aracılar giriyor. Günlerce emek harcıyorum. Bütün günüm burada geçiyor. Ben semazen sikkelerini 90 liradan satarken adam 300 dolara satıyor ’’ dedi.
“Sabır Gerektiren Bir İş Olduğu İçin Kimse Yüzüne Bakmıyor”
Keçecilik mesleğinin unutulmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer aldığını belirten Recep Tekkalan, kendisinden sonra bu mesleği sürdürebilecek kimse olmadığı söyledi. Önceden keçeden halı, şark köşesi, kepenek üretildiği ifade eden Recep Tekkalan artık talep kalmadığı ifade ederek; ‘‘Ben bu işe ilk abimin yanında başladım. Eskiden keçeden halı, şark köşesi, kepenek üretiyorduk artık talep kalmadı o iş bitti. Ben de hem Konya Mevlâna şehri olduğu için hem de sikke turistlik olduğu için abim öldükten sonra mesleğime bu şekilde devam ettim. İşimiz hem zahmetli hem kirli bir iş. Aslında kazancı güzel ama sabır gerektiren bir iş olduğu için kimse yüzüne bakmıyor. Konya’da küçük bir atölyem vardı emekli olduktan sonra orayı kapattım Katrancı’ya geldim. Burada hem sessiz sakin hayat yaşıyorum hem de işimi yapıyorum. Burada bu işle uğraşan sadece ben varım ben gittim mi iş bitti” dedi.
Haber: Fatma Altınok