Nöbetçi Eczaneler
Yılın ilk dört ayını kapsayan Ocak-Nisan döneminde de dış ticaret açığı %14,7 oranında artarak 34 milyar 586 milyon dolara ulaştı. Bu dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı ise %71,3 olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı döneminde bu oran %73,4 seviyesindeydi. Söz konusu veriler, ihracat artışının ithalatın gerisinde kaldığını ve dış ticaret açığının yapısal bir sorun olarak devam ettiğini gösterdi.
İhracatın sektörel dağılımına bakıldığında, Nisan ayında en büyük pay %94,4 ile imalat sanayine ait oldu. Tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün ihracattaki payı %3,3; madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı ise %1,7 olarak ölçüldü. Ocak-Nisan döneminde de benzer bir dağılım görüldü: İmalat sanayinin ihracattaki payı %93,8, tarım sektörünün %4,0, madencilik sektörünün %1,6 oldu.
İthalatta ise en yüksek payı ara malları aldı. Nisan ayında toplam ithalatın %69,4’ü ara mallarından oluşurken, sermaye mallarının payı %14,0, tüketim mallarının payı ise %16,3 olarak açıklandı. Ocak-Nisan döneminde ara malı ithalatı %70,7’ye yükseldi. Bu veriler, üretim bağımlılığının sürdüğünü ve Türkiye’nin sanayi üretimi için dışa bağımlı olduğunu ortaya koyuyor.
Ülke bazında ihracatta ilk sırada Almanya yer aldı. Nisan ayında Almanya’ya yapılan ihracat 1 milyar 769 milyon dolar olurken, onu Birleşik Krallık (1 milyar 350 milyon dolar), ABD (1 milyar 150 milyon dolar), İtalya (1 milyar 46 milyon dolar) ve Fransa (851 milyon dolar) takip etti. Bu beş ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %29,6’sını oluşturdu.
İthalatta ise Çin açık ara önde yer aldı. Çin’den yapılan ithalat Nisan ayında 4 milyar 177 milyon dolara ulaştı. Rusya Federasyonu 3 milyar 582 milyon dolar ile ikinci sırada yer alırken, Almanya (2 milyar 773 milyon dolar), İsviçre (1 milyar 775 milyon dolar) ve İtalya (1 milyar 537 milyon dolar) takip etti. Bu beş ülke, toplam ithalatın %42,1’ini oluşturdu.
Öte yandan mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış verilere göre, Nisan ayında ihracat bir önceki aya göre %7,8 azaldı, ithalat ise %4,9 oranında arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış yıllık verilere göre ise ihracat %0,7 azalırken, ithalat %3,4 yükseldi. Bu gelişmeler, dış ticaret açığının dönemsel değil, yapısal bir sorun olduğuna işaret ediyor.
Uzmanlar, sürdürülebilir büyüme ve ekonomik denge için ihracatın yapısının güçlendirilmesi, ithalat bağımlılığının azaltılması ve yerli üretimin teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle sanayi üretiminde dış girdilere olan bağımlılığın azaltılması, dış ticaret açığını daraltma yolunda kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Haber Merkezi