1948’den beri işgalci İsrail’in zulmüne ve baskısına maruz kalan Filistin halkı tam 75 yıldır dünya devletleri ve yeryüzünde adaleti ve güveni tesis edeceği iddiası ile kurulan Birleşmiş Milletler tarafından yalnız bırakıldı. Özellikle 7 Ekim’den sonra Gazze’de yaşanan soykırım, İsrail eliyle insanlığın katledilmesi, buna tepki gösteren halkların sokağa dökülmesine rağmen karar vericilerin sergilediği duyarsız yaklaşım büyük tepki çekiyor. Özellikle devlet terörü işleyen İsrail’in yaşananları dünyaya duyurmaya çalışan gazetecileri de hedef alması ve Gazze Şeridi’nde öldürdüğü gazetecilerin sayısının İkinci Dünya Savaşı’ndan (1939-1945), Vietnem Savaşı’ndan (1955- 1975) ve Kore Savaşı’ndan (1950-1953) fazla olması İsrail’in savaş suçu işlediğinin açık göstergesi olarak ifade ediliyor. Küresel insani sistemin daha adil olması ve etkili bir şekilde çalışabilmesi için bir araya gelen bu devletler, dünyanın gözü önünde yaşanan soykırıma karşı somut bir adım atmadığı ve bölgedeki gazetecilerin güvenliğinin sağlanması amacı ile herhangi bir girişimde bulunmadığı, hatta devletlerin İsrail’e karşı destek açıklamalarında bulunduğu görülüyor. Son iki aydır ekranların önünde şahit olunanlar, insani değerlerin unutulduğu ve uluslararası standartların tarafgir şekilde belirlendiğinin kanıtı niteliğindedir. Acaba ‘Hangi tablo insanlığı, unutulan değerleri ve uluslararası standartları BM ve Güvenlik Konseyi’ne hatırlatacak?’ ve dünya halklarının özgür haber alma hakkı, gazetecilerin görevlerini özgürce yerine getirebilmeleri ve yaşam haklarının korunması için görevlerinin başına dönecekler, merak konusu!
Haber Bülteni