Filmin çekimleri ise Veysel’in 1894 yılında dünyaya geldiği Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyündeki çekimlerin ardından tamamlanacak.
Yönetmen koltuğunda Gökhan Keskin’in oturduğu filmde, Aşık Veysel’i oyuncu ve halk müziği sanatçısı Şentürk Dündar canlandırıyor.
2025 yılı sonunda sinemaseverlerle buluşması beklenen filmin oyuncu kadrosunda Halil Ergün, Yasemin Yalçın, Ali Sürmeli, Erkan Can, Suna Selen, Nurseli İdiz, Selahattin Taşdöğen, Halil İbrahim Kalaycıoğlu, Yavuz Karakaş, Metin Yıldırım ve Ali Kürşat Uzun yer alıyor.
Filmin sanat yönetmeni ve oyuncusu Selahattin Taşdöğen, AA muhabirine, uluslararası üne sahip bir ozanın hayatını beyaz perdeye taşımaya çalıştıklarını söyledi.
Filmle ilgili çalışmaların yaklaşık 4 yıldır sürdüğünü belirten Taşdöğen, “Bu filmi çeken arkadaşımız gerçekten çok büyük mücadeleler verdi, iyi de bir ekip kurduk.” dedi.
– “Kadromuzda bir birinden değerli sanatçılar var”
Filmde muhtar karakterini canlandırdığını aktaran Taşdöğen, “Mekanları tasarlıyoruz, onların üzerinde çalışıyoruz. Kadromuzda bir birinden değerli sanatçılar var, ekibi ve senaryosu çok güzel. Zaten yaşantısını çektiğimiz insan çok güzel bir insan, nur içinde yatsın.” diye konuştu.
Taşdöğen, zorlu hava ve doğa şartlarında çalıştıklarını ifade ederek, “Sivas halkı gerçek anlamda bize bu konuda çok yardımcı oluyor. Kime gitsek, kimin kapısını çalsak hiç kimse geri çevirmedi. Düzyayla’da bütün köy halkı seferber oldu. Sivas’tan bu anlamda çok memnunuz, çünkü Aşık Veysel’e sahip çıkıyorlar. Bir de bizim görmediğimiz bizim hissetmediğimiz o duygu seline hiçbir zaman kavuşamayacağımız duyguları Aşık Veysel bizim önümüze çok rahatlıkla getirebiliyor.” diye konuştu.
– “Aşık Veysel’in hayatı ile empati kurmaya başladım”
Aşık Veysel’i canlandıran oyuncu ve halk müziği sanatçısı Şentürk Dündar ise eserlerini çalıp söylediği çok büyük bir ustayı canlandırmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.
Rol teklifi geldiğinde hiç düşünmeden kabul ettiğini belirten Dündar, şunları kaydetti:
“Senaryo sürecine girdikten sonra Aşık Veysel’in hayatı ile empati kurmaya başladım. Bildiğimiz gibi çok zorlu bir hayatı var, eserleri çok kıymetli, eserlerinin her biri bir öğüt değerinde. Dolayısıyla eserlerini icra ediyor olmak, onun aziz hatırasını yaşatmak için rol almış olmak çok heyecan verici. İnşallah onun duygusunu, sevgisini bizim görmediğimiz taraflarını, onun gönül gözüyle anlatmaya çalışacağız. İnşallah onun adına, unvanına yaraşır bir film ortaya çıkacaktır, buna gönülden inanıyorum.”
– Torunu, dedesinin hayatının sinemaya taşınmasının mutluluğunu yaşıyor
Filmin yönetmeni Gökhan Keskin de Sivaslı olduğunu, böyle bir filme imza attığı için gururlu ve mutlu olduğunu ifade etti.
Film öncesinde Aşık Veysel’in torunu Sebahattin Şatıroğlu ile tanıştığını ve dedesinin hayatını beyazperdeye taşımasını önerdiğini anlatan Keskin, “Böyle bir fikrimin olduğunu söyledim ama her şey nasip kısmet, film bu zamana nasip oldu ve çekimlerine başladık.” dedi.
Aşık Veysel’in torunu Şatıroğlu ise dedesinin 79 yıllık yaşantısı boyunca yaşadığı dertlerin, sorunların bu filmde anlatılmasının kendilerini aile olarak çok mutlu ettiğini dile getirdi.
Şatıroğlu, filmin çekilmesinin onur verici olduğunu, ailenin buna tam destek verdiğini aktardı.
Filmde ünlü ozanın eşini canlandıran Demet Öz de filmin çok heyecan verici olduğunu, oynadığı rolden onur duyduğunu belirterek, “Genç bir oyuncu olarak birbirinden değerli usta oyuncularla çalışacağım için çok mutluyum. Filmde Aşık Veysel’in ailesi, torunları, onların çocukları var. Bu sektörün bana vereceği en büyük hediyelerden birisi ayağıma geldi. Heyecanlıyım, geri sayım başladı.” şeklinde konuştu.
AA