Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

TÜİK Verileri Açıklandı: Türkiye’de Kadın-Erkek Dengesi Nasıl?

Türkiye nüfusunun %49,9’unu kadınlar,

Türkiye nüfusunun %49,9’unu kadınlar, %50,1’ini erkekler oluşturdu
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2023 yılına dair kadın istatistikleri verilerini açıkladı. TÜİK raporuna göre Türkiye’de kadınların nüfusu yüzde 49.9 iken erkeklerin ise yüzde 50,1 oranında nüfusu oluşturdu.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına bakıldığında 31 Aralık 2023 tarihi itibarıyla, kadın nüfus 42 milyon 638 bin 306 kişi olurken erkek nüfus 42 milyon 734 bin 71 kişi olduğu görüldü. Kadınlar ve erkekler arasındaki oransal dengede kadınların daha uzun yaşaması nedeniyle 60 ve üzeri yaş gurubundan itibaren kadınların lehine değişim oldu. Kadın nüfusun oranı, 60-74 yaş grubunda yüzde 52,1 iken 90 ve üzeri yaş grubunda yüzde 70,2 olduğu hesaplandı.
2020-2022 döneminde Türkiye’de hayat tabloları sonuçlarına göre doğuştan beklenen yaşam süresi 77,5 yıl iken bu durum kadınlarda 80,3 yıl, erkeklerde 74,8 yıl olduğu görüldü. buna göre kadınların erkelere göre yaşam süresinin farkı 5,5 yıl oldu.
2020-2022 döneminde hayat tabloları sonuçlarına göre, sıfır yaşında bulunan bir kişi için Türkiye genelinde 58,4 yıl iken kadınlarda 57,0 yıl, erkeklerde 59,7 yıl olduğu görüldü. bununla birlikte erkelerin doğuştan sağlıklı yaşam süresi kadınlarda göre 2,7 yıl daha uzun olduğu hesaplandı.
Boy kilo değerleri kullanılarak hesaplanan vücut kitle indeksi Türkiye Sağlık Araştırması sonuçlarına bakıldığında, 2022 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerin yüzde 20,2’sinin obez, yüzde 35,6’sının ise obez öncesi durumda olduğu hesaplandı. Obez bireylerin cinsiyete göre dağılımı ise, kadınların yüzde 23,6’sının obez ve yüzde 30,9’unun obez öncesi durumda, erkeklerin yüzde 16,8’inin obez ve yüzde 40,4’ünün olduğu görüldü.
Ulusal Eğitim İstatistiklerine bakıldığında, Türkiye’de ortalama eğitim süresi 2011 yılında 7,3 yıl iken kadınlarda 6,4 yıl, erkeklerde 8,3 yıl olarak gerçekleşti. Bu durum 2022 yılında Türkiye genelinde 9,2 yıl, kadınlarda 8,5 yıl, erkeklerde 10,0 yıl olduğu hesaplandı.
Ulusal Eğitim İstatistiklerine göre, en az bir eğitim düzeyini tamamlayan 25 ve daha yukarı yaştaki bireylerin toplam nüfus içindeki oranı, 2008 yılında yüzde 75,1 iken 2022 yılında yüzde 91,3 olduğu hesaplandı. Bu oran cinsiyete göre dağılımı, 2008 yılında en az bir eğitim düzeyini tamamlayan 25 ve daha yukarı yaştaki kadınların oranı yüzde 67,5, erkeklerin oranı yüzde 82,8 olduğu hesaplandı. Bu karşılık 2022 yılında kadınlarda yüzde 86,7, erkeklerde ise yüzde 96,1 olarak hesaplandı.
Ulusal Eğitim İstatistiklerine göre, yüksekokul ve fakülte, yüksek lisans ve doktora mezunu olan 25 ve daha yukarı yaştaki oran, 2008 yılında yüzde 9,1 iken 2022 yılında yüzde 23,5 oldu. Bu oranın cinsiyete göre dağılımı, 2008 yılında yükseköğretim mezunu olan 25 ve daha yukarı yaştaki kadınların oranı yüzde 7,1, erkeklerin oranı yüzde 11,2 olurken bu oran 2022 yılında kadınlarda yüzde 21,6, erkeklerde ise yüzde 25,5 olduğu görüldü.
2022 yılında Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına bakıldığında 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun işgücüne katılma oranının yüzde 53,1 olduğu görüldü. Bu oran kadınlarda yüzde 35,1, erkeklerde ise yüzde71,4 olarak gerçekleşti.
İşgücü katılım oranlarında kadınların eğitim seviyesi yükseldikçe işgücü katılımının arttığı görülü. Okuryazar olmayan kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 13,9, lise altı eğitimli kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 27,1oldu Lise mezunu kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 36,1, mesleki veya teknik lise mezunu kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 43,0 oldu. Yükseköğretim mezunu kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 68,8 oldu.
2022 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam oranı yüzde 45,5 iken kadınlarda yüzde 30,4 erkeklerde yüzde65,0 olduğu görüldü. En yüksek istihdam oranı yüzde 54,1 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde, en düşük istihdam oranı ise yüzde 33,8 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesi oldu.
En yüksek kadın istihdam oranı, yüzde 37,4 ile TR90 (Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Gümüşhane) bölgesinde, en düşük kadın istihdam oranı ise yüzde 18,2 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesi oldu. En yüksek erkek istihdam oranı, yüzde 72,8 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde, en düşük erkek istihdam oranı ise yüzde 50,8 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesi oldu.
2022 yılında yarı zamanlı çalışanların istihdam içindeki oranının yüzde 9,8 olurken bu oran kadınlarda yüzde 16,1, erkeklerde ise yüzde6,7 olarak gerçekleşti.
3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki bireylerin istihdam oranı, 2014 yılında yüzde 59,8 iken 2022 yılında yüzde 60,5 olduğu görüldü. Bu oran cinsiyete göre dağılımı 2022 yılında hanesinde kadınların istihdam oranının yüzde 28,0, erkeklerin istihdam oranının ise yüzde 90,5 oldu.
Kazanç Yapısı İstatistiklerine bakıldığında, yıllık ortalama brüt ücret-maaş ile hesaplanan gösterge için en yüksek fark yüzde 17,1 ile yükseköğretim mezunlarında, en düşük fark yüzde 12,4 ile yine ilkokul ve altı mezunlarda görüldü. Yıllık ortalama brüt kazanç ile hesaplanan gösterge için ise, en yüksek fark yüzde 19,6 ile lise mezunlarında, en düşük fark ise yüzde 14,5 ile ilkokul ve altı mezunlarda oldu.
Dışişleri Bakanlığı verilerine kapsamında kadın büyükelçi oranı 2011 yılında yüzde 11,9 iken 2023 yılında yüzde 27,3 olduğu görüldü. Erkek büyükelçi oranı ise 2011 yılında yüzde 88,1 iken 2023 yılında yüzde 72,7 olarak hesaplandı
Türkiye Büyük Millet Meclisi verilerine kapsamında 2023 yıl sonu itibarıyla 599 milletvekili içerisinde kadın milletvekili sayısının 119, erkek milletvekili sayısının ise 480 iken meclisteki kadın milletvekili oranı 2007 yılında yüzde 9,1 iken, 2023 yılında yüzde 19,9 olduğu görüldü.
Yükseköğretim İstatistiklerine bakıldığında, yükseköğretimde görevli profesörler içerisindeki kadın profesör oranı 2010-2011 öğretim yılında yüzde 27,6 iken 2022-2023 öğretim yılında yüzde 33,9 olduğu görüldü. Yükseköğretimde görevli doçentler içerisindeki kadın doçent oranı ise, 2010-2011 öğretim yılında yüzde 32,2 iken 2022-2023 öğretim yılında yüzde 40,8 olduğu hesaplandı.
Şirketlerde üst ve orta düzey yönetici pozisyonundaki kadın oranı 2012 yılında yüzde 14,4 iken 2022 yılında yüzde 19,6 olduğu görüldü.
Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması sonuçları incelendiğinde, 2022 yılında TZE cinsinden kadın Ar-Ge personel sayısı, 93 bin 41 kişi ile toplam Ar-Ge personel sayısının yüzde 34,1’ini oluşturdu hesaplandı. Sektörler itibarıyla yüzde 47,5, kâr amacı olmayan kuruluşların da dâhil edildiği genel devlette yüzde 31,0, mali ve mali olmayan şirketlerde ise yüzde 27,3 olduğu görüldü.
Evlenme İstatistikleri incelendiği 2023 yılında resmi olarak ilk evliliğini yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 25,7 iken erkeklerin ortalama evlenme yaşı 28,3 olduğu hesaplandı. Ortalama ilk evlenme yaşının en yüksek olduğuna bakıldığında il, kadınlarda 29,0 yaş, erkeklerde 32,7 yaş ile Tunceli olduğu görüldü. Ortalama ilk evlenme yaşının en düşük olduğu il kadınlarda 22,9 yaş ile Ağrı, erkeklerde 26,2 yaş ile Şanlıurfa olduğu görüldü.
ADNKS sonuçlarına göre resmi evliliklerde eşler arasındaki eğitim farkı 2022 yılında kadınların yüzde 38,9’unun kendilerinden daha yüksek eğitimli erkeklerle evli oldu. Eşlerinden daha yüksek eğitimli olan kadınların oranının yüzde 16,2, eğitim seviyeleri aynı olan eşlerin oranının ise yüzde 42,8 oldu.
Boşanma İstatistiklerine bakıldığında 2023 yılında annenin velayetine verilen çocuk oranı yüzde 74,9 iken babanın velayetine verilen çocuk oranı ise yüzde 25,1 oldu.
Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması sonuçlarına bakıldığında 2023 yılında 16-74 yaş grubundaki bireylerin İnternet kullanım oranı yüzde 87,1 olduğu görüldü. Bu oran kadınlarda yüzde 83,3 iken erkeklerde yüzde 90,9 olduğu görüldü.
Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına bakıldığında 2023 yılında, yaşadıkları çevrede gece yalnız yürürken kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı yüzde 18,9 iken bu oran kadınlarda yüzde 27,4, erkeklerde yüzde 10,2 olduğu hesaplandı. Kadınların yüzde 56,3’ü, erkeklerin ise yüzde 75,8’i gece yalnız yürürken kendilerini güvende hissettiği görüldü.
2023 yılında evde yalnız olduklarında kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı yüzde 4,6 iken bu oran kadınlarda yüzde 6,3, erkeklerde yüzde 2,7 olduğu görüldü. Kadınların yüzde 83,4’ü, erkeklerin ise yüzde 90,8’i evde yalnız olduklarında kendilerini güvende hissettiği görüldü.

Haber: Fatma Altınok